17 Aralık 2014 Çarşamba

Genç Dergi' deki yazılarımı takipde kalın ....

http://www.gencdergisi.com/arama.php?ara=esma+karao%C4%9Flu

 adlı URL 'den kolayca ulaşabilirsiniz ....

28 Nisan 2014 Pazartesi



'' Nuh; Büyük Tufan! '' Tufan'a Uğrattı Bizi !











Hoş ne beklenebilirdi ki? Tüm gerçekleri doğru bir şekilde yansıtmış olsaydı şaşırırdık, gerçi bu durum bizi çok şaşırtmadı ama yine de film hakkında yorum yapılmalı, yanlışlar ortaya konulmalı ve Nuh A.S ve tufan hakkında bilgisi olmayanların sadece körü körüne filmden etkilenmelerini engellemeliyiz .
Başrolünü Russell Crowne’un oynadığı, yönetmeliğini Darren Aronofsky’nın yaptığı ‘’ Nuh; Büyük Tufan!’’ filminden bahsediyorum. Evet, film 04.04.2014 tarihinde ülkemizde de vizyona girdi. Film vizyona girmeden birçok Müslüman ülkede yasaklandı. Filmi izlediğimizde ne kadar da haklı olduklarını net bir şekilde görmüş olduk. Zira filmde; Nuh A.S. hakkında ve tufanın gerçekleşme ve sonrası ile ilgili birçok saptırma ve hakaret olarak kabul edebileceğimiz sahneler mevcut.
Filmin vizyona girdiği akşam, ne kadar çok çarpıtma yapıldığını görmek için izlemeye gittim ve filmden çıktıktan sonra ilk birkaç gün yaptığım iş Kur’an-ı Kerim’den Nuh A.S ve Tufan hakkındaki ayetleri araştırmak ve okumak oldu. Kaynağımız Kur’an-ı Kerim’den yola çıkarak tüm bu yanlış bilgilerin ve hakaretlerin önüne geçip doğru bilgiye ulaşarak size aktarmak istiyorum.
"Şüphesiz biz Nuh’u, kavmine, "Kendilerine elem dolu bir azap gelmeden önce kavmini uyar!" diye peygamber olarak gönderdik."(Nuh 1) Allah-u Teâla Nuh A.S ‘mı kırk yaşlarında peygamber olarak görevlendiriyor. Filmde Nuh A.S’ ın peygamberliği hakkında hiçbir şeye değinilmediği gibi O’nun peygamber olarak yaptığı hiçbir şeye de değinilmemiştir. Birçok peygamberde olduğu gibi kavmi Nuh A.S ‘a inanmadı ve O’nunla alay etti. Uzun yıllar tebliğ etmeye çalışan Nuh A.S artık çok yorulmuş ve kavminin hakaretlerine karşı dayanamıyordu. "Nuh A.S "Rabbim, muhakkak ki onlar bana âsi oldular (isyan ettiler). Ve malı ve evlâdı kendisine hüsrandan başka bir şeyi arttırmayan kimselere tabi oldular." dedi"( Nuh 21)
Bunun üzerine Yüce Allah’tan "Nuh’a vahyolundu ki: "Kavminden daha önce iman etmiş olanlardan başka, artık hiç kimse iman etmeyecek. O halde , onların yapmakta oldukları şeylerden dolayı üzülme."( Hud 36)
"Gözetimimiz altında ve vahyimize göre gemiyi yap. Zulmedenler hakkında bana bir şey söyleme, çünkü onlar boğulacaklar." (Hud 37).
Ve gelen vahiy üzerine Nuh A.S gemiyi yapmaya başlar. Nuh A.S Rabbine şöyle seslenir; "Ey Rabbim, kafirlerden hiç kimseyi yeryüzünde bırakma."( Nuh 26)
Yani filmde gördüğümüz gibi kafirlerin başı olan kişinin gemiye binmesi, büyükbaba dedikleri iman ehli olarak gösterdikleri kişinin tufanda boğulması gibi bir şey söz konusu değildir. Ayrıca, Nuh A.S’ ın oğlu da ne yazık ki tufanda boğulanlardan olmuştur. "Gemi dağlar gibi dalgalar arasında onları götürüyordu. Nuh ayrı bir yere çekilmiş olan oğluna, "yavrucuğum, bizimle beraber sen de bin, inkarcılarla birlikte olma" diye seslendi." ( Hud 42)
Oysa filmde Nuh A.S’ ın oğlunun sadece şehvet arzularından dolayı karşı çıktığı ve Nuh A.S’a kin beslediği gösterilmekte olup, gerçekte ise o inanmayanlardandır ve gemiye hiç binmemiştir. Ve filmde gösterilen oğlu değil Kenan isimli oğludur.
Filmde Nuh A.S’ı ailesini hiç umursamaz şekilde göstermişler oysa ki O bir baba, bir peygamberdir. Şefkatlidir. Baba yüreği onu şöyle bir duayla baş başa bırakmıştır. ’’Nuh Rabbine seslenip şöyle dedi. ’’Rabbim, şüphesiz oğlumda ailemdendir. Senin va’din elbette gerçektir. Sende hükmedenlerin en hükmedenisin.(Hud 45)
Allah; Ey Nuh! O, asla senin ailenden değildir. Onun yaptığı, iyi olmayan bir iştir. O halde hakkında hiçbir bilgin olmayan şeyi benden isteme. Ben sana cahillerden olmamanı öğütlerim’’ dedi. (Hud 46)
’Rabbim beni, ana babamı, iman etmiş olarak evime girenleri, iman eden erkekleri ve iman eden kadınları bağışla. Zalimlerin de ancak helakini arttır.’(Nuh 28)
Bu ayeti kerimeden yola çıkarsak Nuh A.S ailesine karşı ilgisiz ve saldırgan olamaz ve varsayalım ki filmde ki gibi doğacak iki masum bebeği ve hatta torunlarını öldürmeyi düşünecek durumda olsun ki bu durumu Allah-u Teala’nın istediği fikri hiç mantıklı olamaz. Allah-u Teala insanlığı yok etmek isteseydi, gemiyi yaptırmaz, ailenle birlikte tüm inananlarla birlikte gemiye bin vahyi inmez ve her canlı türünden birer çift binmesini istemezdi. Ki film de ilk başta insanlığın devamı için oğullarına eş arayışından bahsedilirken birdenbire doğacak çocukların öldürülmesi durumuna dönülüp kendi içinde mantık hatası da yaşanmaktadır. Ayrıca film de Nuh A.S’ın Allah’ın istediği bu işi yapmayarak O’na karşı geldiği gibi bir durum oluşturuluyor. Yine böyle bir şey söz konusu olamaz O, bir peygamberdir ve de diyelim ki oldu Allah onun bu işini cezasız bırakmazdı. Ve Nuh AS `eşi bahsine gelirsek. Tahrim sûresi 10. ayete baktığımızda ‘’ Allah inkar edenlere, Nuh’un karısı ve Lut’un karısını örnek verdi. Bu ikisi , kullarımızdan iki Salih kişinin nikahları altında iken onlara hainlik ettiler. Kocaları Allah’tan gelen hiçbir şeyi onlardan sayamadı. Onlara: Haydi, ateşe girenlerle birlikte siz de girin! denildi. Oysa film de buna hiç yer verilmiyor Nuh A.S ’ın karısı gemiye binip kurtulanlardan olarak gösteriliyor. Karısının ihaneti ise kısır olan yanlarındaki kızın doğurganlığı için büyükbabadan yardım istemesi olarak gösteriliyor.
Filmdeki çarpıklık ve hoş olmayan durumlar bunlarla sınırlı kalmayıp tufan bitiminden sonra Nuh A.S hakkında daha ileri boyuta varıyor ki bir peygamber için yapılmaması gerekenler. Nuh A.S’ın içki içmesi, kendinden geçmesi ve akla mantığa sığmayan hareketlerde bulunması gibi. Ve onun doğruyu görüp kendini toparlamasını da yanlarındaki kızın konuşmasına bağlamışlar. Film, Nuh A.S ve ailesinin barışıp mutlu bir hayat devam ettirmesiyle son bulurken bizim içimizdeki bu kadar da olmaz cümleleri çoğalıyor ve bilmeyen insanlar bunları doğru kabul etmesin dualarıyla cümlelerimi bitiriyorum.
Hala bir gemi var aslında… Evet belki Nuh A.S ’ın yaptığı gemi değil ama bizleri, inananlar olarak bizleri ahiret yurduna taşıyan gemi ve bunun sonunda inşaAllah kurtuluş var. Ancak inananların kurtulacağı, kurtuluşa ereceği bu gemi Îman Gemisi…
Esma Karaoğlu

5 Kasım 2013 Salı

Bazı Şiirler Hep Akıldadır...

gözlerin gökyüzümdü ömrüme
baktığımda beni benden alan
yüreğimi en kuytu ummanlara salan
nasıl ki her adını anışımda yanıyorsa içim
....(?)

ey benim gözleri güzelim varsın yansın
ve Rabbim ömrüme bir tek seni yazsın ...

21 Ekim 2013 Pazartesi

Bu sefer çok daha zordu gidişin....

Yüreğim mutluluğun arkasındaki hüzne bulaştı bak...nasılda asıldı o ne güzel dediğin yüzüm...Lokmalar boğazıma dizildi adeta...Ayrılık bu akşam mı dediklerinde gözyaşları sel olup ardın sıra dizildiğinde gözlerime saklamak için nasılda çırpındığımı..hayır daha bir gün var diye söyleyişimi...Ayrılık hüznüyle birbirimize bile bakamayışımızı...baksak hiç tutamayacağımızı gözyaşlarımızı ikimizde biliyoruz oysa...Gizli gizli ağlayışlarımı ve en sonunda ve en çok senin göğsünde ağlayışımı....Evet haklıydın ben yalnız sana ağlardım ve sende ağlardım...zaten senden gayri kimde ağlayayım ki daha...kim daha iyi anlar ki gözyaşlarımın kıymetini ve dahi gözyaşlarım senden daha kıymetli ne için akar ki bu dünyada...Ah sevdiğim nasılda çırpındım son akşam tüm hüznüm boğazımdayken nasıl da seni güldürmeye çabaladım,seni hep mutlu görmek isteyişimden ve aklın ben de kalmasından ötürü...biliyorum ailenin diğer ferteri de şaşırdı bu durumuma ama sen anladın beni biliyorum...zaten gözlerimin dolu dolu oluşunu da sen anladın bir...ve senin de gözlerinin dolu olmasını bir tek ben....Nasıl da aktı gözyaşlarımız ayrılırken yine de aslında yine tutamadım(k)...
Kavuşmanın tadı ayrı da sevdiğim ayrılık feryadı çok yakıcı...
....

9 Ekim 2013 Çarşamba

 
ALİME,MÜCAHİDE VE SALİHA BİR HANIMEFENDİ OLMA GAYRETİ...
 
 Dün akşam evime gelen misafirlerimden biriyle bir tatlıyı öğrenmesi için beraber yapalım diye bugün için sözleşmistik.Bugün geldi ve tatlıyı yapmaya başladık.Bana dedi ki ; " Biz dün akşam çok şaşırdık senin hizmet etmene,çay yapmana vs.annen oturdu ve sen bize hizmet ettin dedi..hatta bu tatlıyı bildigini öğrendiğim
zaman da çok şaşırmıştım bu tarz şeyler yapmana. Ne bileyim Okumuş kızdır yemek ...yapmasını,el işini vs bilmez diye düşünmüştük ama senin maşallahın var dedi...Misafirim bunlardan bahsedince benim de aklıma bir hocamın bir sözü geldi ve onu söyledim.Şöyle demişti saygıdeğer hocamız Mustafa Kaya beyefendi AGD'de verdiği bir seminerinde; Müslüman ve mücahide bir hanımefendi okumasını da bilir yemek yapmasını da cihad etmesini de,sizler tam bir hanımefendi olma yolunda ilerliyorsunuz ve ilerleyeceksiniz.'' demişti...Elhamdulillah...Herşeyi bildiğimi iddia etmem,söylemem ve söyleyemem de bu bana aykırı ama elimizden geleni yapıyoruz dedim ve sustum ...

7 Ekim 2013 Pazartesi

PROFİTEROL'UM (İlk Profiterolüm :))
 
Malzemeler
 
Hamuru İçin ;

1 su bardağı su
 
1 su bardağı un
 
125 gr tereyağı (ilk aldığım tarifde margarin yazıyordu margarin kullanmadığımız için tereyağı ile denedim ve çok güzel oldu.)

3 yumurta
 
 
 Kreması İçin ;
2,5 su bardağı süt
3 yemek kaşığı un
1,5 çay bardağı şeker
1 paket vanilya
Üzeri İçin ;

1 paket çikolata sosu ya da puding ya da benbari usülü eritilmiş çikolata

Yapılışı;

Bir tencereye su ve tereyağını koyup kaynatıyoruz.Kaynayan karışımın üstüne karıştıra karıştıra 1 su bardağı unumuzu ilave ediyoruz.Bu şekilde karıştırarak 2-3 dakika pişiriyoruz ve ateşten alıp soğumasını bekliyoruz.Bu arada hamurumuz hem soğumuz hem de dinlenmiş oluyor.10-15 dakıika dinlendirdikten sonra teker teker yumurtalarımızı karışımımıza kırıyoruz.her kırdığımız yumurtadan sonra iyice tahta kaşık yardımıyla yumurtayı hamurumuza yediriyoruz.Böylece üç yumurtaya da aynı işlemi uyguladıktan sonra yumuşak yapışkan bir hamur elde etmiş oluyoruz.Yağlı kağıt serdiğimiz tepsimize birer tatlı kaşığı kadar hamur kayuyoruz,şekil vermeye çalışmıyoruz.İsterseniz bu işlemi krema sıkma poşetleri ya da aparatlarıyla da yapabiliriz.Hamurumuz çok güzel kabardığı için hamur parçalarının çok büyük olmamasına dikkat ediyoruz.Akabinde önceden 180 derece ısıtılmış fırınımıza hamur tepsimizi atıyoruz ve üzeri kızarana kadar yaklaşık 30-40 dakika pişiriyouz.Pişen hamurlarımızı fırından aldıktan sonra soğumaya bırakıyoruz ve bu arada kremamızı hazırlıyoruz.Vanilya hariç tüm malzemeleri karıştırıp pişiriyoruz ve kaynamaya başlayınca vanilyamızı atıyoruz.(bunu her kremamızda aynı şekilde yapıyoruz ki vanilyanın kokusu ve tadı kaybolmasın.)kremamızda piştikten sonra Hamurlarımıza yerleştirme işlemine başlayabiliriz.Bunu iki şekilde yapabiliriz.Birincisi hamurları ortadan kesip(tam ayırmadan) bu şekilde kremayı arasına koymak,ikincisi krema sıkma aparatıyla hamurların içine enjekte etmek.(sağlıkçı olunca böyle oluyor sanırım;))Bu işelemimizde bittikten sonra servis yaparken seçeceğimiz sosu hazırlaması kalıyor.Bu herkesin kendine kalmış bir arzu.Ben haftasonu yaptığımda çikolata sos ile servis ettim ve çok hoş oldu.Ama soğumasına özen gösterin soğuyunca lezzeti daha çok ortaya çıkıyor.Dilerseniz üzerine fıstık,fındık kırıntıları ya da hindiztan cevizi serpebilirziniz çok daha güzel bir görüntü elde edeceksiniz.Şimdiden AFİYET OLSUN ;)
 

     
    Helal sertifikalı ürünleri http://www.gimdes.org/ sitesinden takip edebilir,şüpheli ürünlerden uzak durabilirsiniz...
     

30 Eylül 2013 Pazartesi
















Biraz da Tatlı Konuşalım ...Ama Helal Olanından :)


Hakka giden yolda helal gıdada gerekli. Helalliğini denetlemek bize düşmez ama şüpheli herşeyden uzak durmak bize düşer.. Öyle ki GDO almış başını gidiyor.Yapılan tatlıların çoğunda ne yazık ki margarin kullanılmakta.Gelin margarinsiz,jölesiz  vs tüm katkı maddelerinden uzak yapılabilen tatlıları keşfe çıkalım diye düşündüm ve bende ilk olarak en çok sevdiğim tatlılardan biri olan krem karameli size sundum.Afiyet olsun,helal olsun :)


          KREM KARAMEL 'İM :)  
 

Malzemeler:

 1 litre süt

 1 su bardağı şeker

1 paket vanilya

3 yumurta sarısı

Yarım çay bardağı nişasta

Yarım çay bardağı un

Karemeli için:

1 su bardağı şeker


Yapılışı : Tüm malzemeleri karıştırın, muhallebi gibi pişirin. 1 su bardağı şekeri bir tavada karamelize edin.Çelik bir tava olması tavsiye edilir.Kaselere istediğiniz miktarda koyun, sonra muhallebiyi kaselere dökün ve buzdolabında bekletin.Tercihen bir gün buzdolabında bekleyen krem karamelleri servis tabağınıza ters çevirip çıkartarak servis edin.Afiyet olsun :)
(7 eylül tarihinde yaptığım krem karamel fotosu :))