30 Eylül 2013 Pazartesi
















Biraz da Tatlı Konuşalım ...Ama Helal Olanından :)


Hakka giden yolda helal gıdada gerekli. Helalliğini denetlemek bize düşmez ama şüpheli herşeyden uzak durmak bize düşer.. Öyle ki GDO almış başını gidiyor.Yapılan tatlıların çoğunda ne yazık ki margarin kullanılmakta.Gelin margarinsiz,jölesiz  vs tüm katkı maddelerinden uzak yapılabilen tatlıları keşfe çıkalım diye düşündüm ve bende ilk olarak en çok sevdiğim tatlılardan biri olan krem karameli size sundum.Afiyet olsun,helal olsun :)


          KREM KARAMEL 'İM :)  
 

Malzemeler:

 1 litre süt

 1 su bardağı şeker

1 paket vanilya

3 yumurta sarısı

Yarım çay bardağı nişasta

Yarım çay bardağı un

Karemeli için:

1 su bardağı şeker


Yapılışı : Tüm malzemeleri karıştırın, muhallebi gibi pişirin. 1 su bardağı şekeri bir tavada karamelize edin.Çelik bir tava olması tavsiye edilir.Kaselere istediğiniz miktarda koyun, sonra muhallebiyi kaselere dökün ve buzdolabında bekletin.Tercihen bir gün buzdolabında bekleyen krem karamelleri servis tabağınıza ters çevirip çıkartarak servis edin.Afiyet olsun :)
(7 eylül tarihinde yaptığım krem karamel fotosu :))






Güzel bir haftasonundan sonra yine pazartesi ve ben yine yollardayım...Dilimde "zaman nede çabuk geçiyor mona " ile "yürü yollar senindir " dizeleri...Sezai ve Eşref Ziya ... Sabahın ilk ışıkları ile şiir nüfus eder hayatıma...

26 Eylül 2013 Perşembe



 
 
Aşk,heyecan ve umut...




Sabahın ilk ışıklarıyla uyandım,her uyanışın bize bir müddet olduğunu düşündüm tekrardan.Günün ilk ışıkları hep umut oluşturur bende.Yine öyleydi.İçimde tarifi zor kıpırtılar oluşur,yaşama sevincimi yeniden kazanırım...

Aşk,heyecan ve umut...

Bir insanda olması gereken üç unsur bence...Aşksız yol alınmaz, heyecansız iş yapılmaz, umutsuz yaşanmaz...

Rabbim aşkımızı heyecanımızı umudumuzu hep diri tutsun...




                    
                                                                 ArEs

24 Eylül 2013 Salı


Ve İnsan Kavşağı  Dönmeli Artık!!!

İnsan, dünyaya adımını attığı ilk andan itibaren, onu edindiği gayeye ulaştıran yolda yürümektedir.

Dünya meşgalesi içinde önüne çıkan bazen iki bazen üç, dört kollu yollardan birini seçerek devam eder dünya hayatına…İnsanoğlu inişli çıkışlı,engebeli ve bol virajlı yolları sevmez hiçbir zaman.Bu yüzdendir çıktığı yol boyunca karşılaştığı dağları aşıp tüneller oluşturması,denizleri aşıp köprüler inşa etmesi kilometrelerce…Bu yollar boyunca durup düşünmeye,nereye gittiğine bakmaksızın adım atmakta her daim.Sonunu düşünmekten korktuğu için de düz yollar seçmekte hayatı boyunca.Lakin insan kavşağı dönmeli artık,Rabbine dönmeli,kendine dönmeli…

Hz.Adem a.s’ ın tövbesi gibi,Yunus a.s ‘ın karanlıktan aydınlığa çıkışı gibi;Yusuf a.s’ın zindandan hükümdarlığa tırmanışı gibi insan da önünde duran kavşağı dönerek kendi zirvesine tırmanmalı,insanlığının,kulluğunun,Rabbine acziyetinin farkına varmalı…

‘Doğrusu biz ona(insana) doğru yolu gösterdik,ister şükreder olsun ister nankör(Dehr 4.ayet)’’ ayeti kerimesinde ihtiva edildiği gibi doğruyu gösteren yola yönelmeli insan…

Hayatın içine  sıkışmışlığın verdiği buhrandan kurtulmak için yaşama gayesinin ne olduğunu görmeli. Bilinmezlik ne kadar korkutsa da insanı;Rabbin rızası için dönülen kavşağın ardında yeni bir hayatın beklediğini bilmeli.

Her yıl ilk baharla yenilenen tabiat misali,kış olup tüm çıkmaza çıkan yolları kapatmalı önce, olmaması gerekene götüren yolları karla örtmeli ve ardından bahar olup yeni umut ve beklentilere çicek açmalı yolunun kenarlarında.

‘’Bu hal sana;batmak,kaybetmek gibi görünse de,aslında doğmaktır yeniden hayata,hem de ebedi hayata kavuşmaktır.’’ diyen Mevlana’ya kulak vermeli..

‘’Nefse  ve ona bir takım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki,nefsini  arındıran kurtuluşa ermiş,onu kötülüklere  gömen de ziyan etmiştir.(şems 7-10)’’

Nefsimizi tatmin etmek için çıktığımız yolda neyin doğru neyin yanlış olduğunun farkına varmalı.İlk gayesinin Allah rızası olması gerektiğini unutmamalı.Rabbimizin rızasını kazanmak için verilen enerjimizi yanlış yollarda ziyan etmeden,enerjimiz tükenip yolun ortasında kalmadan  kavşağı dönmeliyiz.

‘’Şüphesiz ki bu bir öğüttür.Artık dileyen Rabbine bir yol tutar.(Dehr 29)’’

Sadakalhülazim…

 

ArEs

Bir Aciz Kul ..

İçimde küçük umutlar yeşerten Rabbim'e sonsuz hamd-u senalar olsun...
Hadi Bismillah ...